2017-2018
eğitim öğretim yılına 15 gün ara veren öğrenciler, yarıyıl tatili sonrasında
okula tekrar uyum sağlamak konusunda sıkıntı yaşayabiliyorlar. Çocukların okula
dönerken yaşadığı kaygılar, kimi zaman uzmanlar eşliğinde incelenmesi gereken
daha temel sorunları işaret etse de, okula dönüşü üstesinden kolaylıkla gelinebilecek
bir uyum süreci olarak kabul etmek gerekiyor. Çocukların her gün yeni bir
şeyler öğrenmenin keyfini yaşadıkları, eğlendikleri, mutlu ve değerli
olduklarını hissettikleri bir eğitim ortamında okula daha kolay uyum
sağladıklarını belirten KAYI Okulları Genel Müdürü Deniz Demirtaş, bu
süreci çok daha sancısız geçirmek isteyen aileler için önerilerini paylaşıyor.
Tatil sonrası okula
uyum, 15 gün gibi kısa bir sürede değişen günlük alışkanlıklar nedeniyle kimi
öğrenciler için oldukça zor bir geçiş dönemi olabiliyor. Çocukların sorumluluklarının
çok az olduğu, geziler ve eğlenceler ile dolu, aileyle daha çok vakit geçirdikleri,
kendilerini özgür hissettikleri bu dönemden tekrar okul kuralları ile
çevrelendikleri bir ortama ve yoğun bir tempoya adım atmak istememelerini
ebeveynlerin ve eğitmenlerin olağan karşılaması gerekiyor. Bu açıdan öncelikle çocuğa
sunulan eğitim ortamının çocuğa hitap etmesi, onun hayal dünyasını
kısıtlamayan, farklı ifade dillerini kullanabileceği ve yaratıcılığını
sergileyebileceği atölyelerle zenginleştirilmiş olması önem taşıyor. Okul
ortamında öğrenmekten keyif alan, kendi projelerini kendisi üreten ve
geliştiren, kendi yeteneklerini keşfeden çocukların tatil sonrası okula çok
daha kolay uyum sağladıkları, okula yeniden dönme kaygısını yaşamadıkları
gözlemleniyor. Kendilerini rahatlıkla okulda ifade edebilen çocuklar,
kendilerini çok daha mutlu ve değerli hissederken, hem sosyal hem de akademik anlamda
daha fazla başarı elde edebiliyorlar.
Okulun sağlaması
gereken bu koşullara paralel olarak ebeveynlerin de okul ile aynı çizgide sergileyeceği
ortak yaklaşımlar özellikle okul öncesi, hazırlık, ilkokul dönemlerinde daha
sık karşılaşılan, tatil dönüşü okula uyum temelli sorunların azalmasını
sağlayacaktır. Çocuklarımızın dünyalarında büyük yer kaplayan yeniden okula
başlama kaygısını azaltmak, tatil sonrası okula uyum sürecinde onların yanında
olabilmek için nasıl bir yaklaşım izleyebiliriz?
· Okula uyum, evde başlar. Uzun bir tatil
sonrası evde tekrar düzenli bir yaşamın başlaması kilit noktadır. Bu açıdan
aileler teknolojik aletlerin kullanım süresini, ders çalışma, uyku saati gibi
zamanlamaları öncelikle düzenlemelidir.
· Tatil döneminde yapılan sanat, spor,
bilim aktiviteleri, geziler, hobi atölyeleri gibi etkinliklerin okul döneminde
de sürdürülmesi çocukların tatil ve okul süreçleri arasındaki geçişi daha hafif
yaşamalarını sağlayacaktır.
· Eğitmenler ve ebeveynler olarak
çocuklarımızın zayıf yanları yerine güçlü özellikleri üzerinde durarak onları
bu alanlarda cesaretlendirmemiz, çocuklarımızın kendilerine daha fazla güven
duymalarını sağlayarak geçiş dönemi kaygılarını azaltacaktır.
· Okula yeniden uyum sürecinde çocuğunuzla,
okul ve öğretmenleriyle ilgili olumlu yorumlarınızı, okulun güvenli ve
eğlenceli bir yer olduğuna dair inancınızı paylaşmanız uyum sürecini kolaylaştıracaktır.
· Okulda yeni dönemde yapılacak aktiviteler
üzerine sohbet etmeniz, okulu daha çekici hale getirerek, çocukların
arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle yeniden bir araya gelme isteğini
arttıracaktır.
· Okula uyum sürecinde yaşanabilen baş
ağrısı, mide bulantısı gibi psikomatik sorunlarla karşılaşıldığında okul
rehberlik biriminden destek almak ve yönlendirmelerine göre hareket etmek tutum
birliği açısından önem taşıyor. Bu noktada çocuğa okuldaki her sorunu ailesiyle
ve rehberlik birimiyle paylaşabileceği anlatılmalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder